Just another WordPress.com site

Archive for Mart, 2013

Joseph Schumpeter

İktisat biliminin en bilinen eserlerinden İktisadi Kalkınmanın Evrimi’ni (Fransızcasını) buradan elektronik olarak indirebilirsiniz. Okulun kütüphanesinde 330.15/PER’de de İktisadi Kalkınmanın Evrimi’nin Fransızca basımının önsözünü de yazan F. Perroux’nun “Marx-Schumpeter-Keynes” kitabı var. Giriş için uygun olabilir. Schumpeter’in Türkçeye çevrilen tek kitabı olan “Kapitalizm, Sosyalizm ve demokrasi”nin bildiğim kadarıyla 2 çevirisi mevcut. Fransızcası da burada.

Veblen – Tüketim

Arte’den Veblen konulu eğlenceli bir programın videosu. 24 Mart tarihli İktisat sosyolojisi dersine ek.

Üniversiteyi tartışmak

Üniversiteler, malum, mühim kurumlar. Pek çok alanın kesişiminde, üstelik son yıllarda hızla dönüşmekte. Sadece burada değil, her yerde. “İlim irfan yuvası” mı, eğitim kurumu mu, araştırmanın ve bilimsel ilerlemenin mekanı mı, yoksa sisteme “köle üreten”, sistemin kendini yeniden ürettiği mekanlar mı?

Üniversiteler arası rekabetin değişkenlerinin yıllar içinde pek çoktan teke, yani araştırma ve yayın faaliyetlerine ve bunlardan kazanılan puanlara indirgenmesi, üniversitenin eğitim kurumu işlevini nasıl etkiliyor? Bizde bu tartışmanın YÖK yasa tasarısıyla başlaması beklenirdi, pek başladı sayılmaz. Bu konuda konuşan öğretim elemanlarına soruşturma açılması da tartışmaya açık bir ortamdan söz edilemeyeceğinin bir göstergesi sayılabilir herhalde. Yine de örneğin  27 Kasım 2012’de bizim okulda Yeni YÖK yasa tasarısı konulu bir toplantı  düzenlenmiş olduğunu hatırlatmak isterim.

Fransa’da yüksek öğrenim reformu bir süredir uzun uzun tartışılmakta. Öğrencilerin tartışmaya aktif katılımı Fransa’daki tartışmanın önemli bir özelliği. Burada UNEF (Union National des Etudiants, Öğrenciler Milli Birliği yani bildiğiniz öğrenci sendikası) Başkanının Fransa’daki yüksek öğrenim reformu üzerine Le Monde’da çıkmış bir yazısı var.

Bu blog yazısında da Fransa’daki yüksek öğrenim sistemi bir çok bakımdan sert bir dille eleştiriliyor. Örneğin yazar “turbo-profesörler”i, yani Paris’te oturup taşra üniversitelerinde görev yapan, derslerini haftanın bir buçuk, iki gününe toplayan, hızlı tren müdavimi hocaları, Fransa’daki yüksek öğrenimdeki bozulmanın önemli bir unsuru olarak görüyor. (@emrahgoker aracılığıyla)

ABD’de de yüksek öğrenim tartışılıyor. Bu New Yorker makalesinde ABD’de yüksek öğrenimin yıllar içinde ne yönde değiştiği  ve Obama’nın reformları konu ediliyor.

Bu ilginç yazıda da, duymuşsunuzdur, Harvard’da kopya çektikleri için okuldan atılan iktisat öğrencileri üzerinden üniversitelerde eğitimin kalitesinin nasıl düştüğü, düşmekle de kalmayıp bağlam dışına itildiği ve bunun sonuçları konu ediliyor. (@danirodrik aracılığıyla)

Üniversitelerle ilgili tartışmanın konumlar haritasının, üniversiteye tartışmasız, neredeyse ilahi bir üstünlük ve ayrıcalık atfeden üsttenci bakış ve üniversiteleri fildişi kuleler, toplumdan soyutlanmış adacıklar olarak gören dışlayıcı bakıştan ibaret olmadığını mutlaka akılda tutmalı.